OSMANLI YAHUD�LER�
Cahiliye Toplumunda Y�NET�C� KARAKTER�
S�per G��l� Malzeme Elde Etme Yolunda Yeni Aray��lar: �r�mcek Ipe�i �reten Ke�iler

Etraf�n�zdaki Her�ey Gibi Asl�nda Siz de Molek�llerden Olu�uyorsunuz!
D�nyay� Kana Bulayan iki Siyasi G�c�n Benzerlikleri S�YON�ZM ve HA�LILAR
Bilimin Rotasi Do�ru �izilmelidir
DO�A ve TEKNOLOJ�

Kuran'da Kadina Verilen �nem
Kibris'ta D�n�m Noktasi
Atomdaki Tasar�m�n A�t��� Yeni Ufuk: �letken Plastikler
Ka��n�lmaz Ger�ekler Ya�l�l�k ve �l�m

www.harunyahya.org

Ara�t�rma'dan



Cezayir M�sl�manlar�



Cezayir uzun bir ba��ms�zl�k m�cadelesinin ard�ndan 1962 y�l�nda ba��ms�zl���n� ilan etti. Ama Cezayir'in Fransa s�m�rgesinden kurtulmas�, tam anlam�yla ba��ms�zl���n� kazand��� anlam�na gelmiyordu. Zira �lke Frans�zlar�n denetiminden ��km�, ancak �slam kar�t� d�zenin �lke �zerindeki kontrol� sona ermemiti. Ba��ms�zl���n ilan� ile birlikte iktidar� ele ge�iren Ulusal Kurtulu Cephesi (FLN) tam anlam�yla d�zene ba�l� bir y�netimdi. ��nk� t�pk� s�m�rge y�netiminde oldu�u gibi FLN y�netiminin de b�y�k �o�unlu�u masonlardan olumaktayd�. Partinin kurucular� olan Ben Bella, Bumedyen ve Budiyaf loca arkadalar�yd�.
Cezayir'in y�netimindeki FLN, Masonik bir parti idi ve 20. y�zy�lda d�nyada s�k�a kar��la��lan bir gelene�i s�rd�rd� ve M�sl�manlar �zerinde bask�c� bir rejim olu�turdu. Bu bask�c� rejimin y�neticileri iktidarlar� boyunca �lkenin ba�ta do�al gaz ve petrol olmak �zere zengin do�al kaynaklar�n� s�m�rd�. Bu nedenle FLN iktidar� boyunca FLN y�ne-ticileri ve onlar�n yanda�lar� b�y�k servet elde ederken halk da gittik�e fakirle�ti. �yleki 1990'l� y�llarda �lkedeki i�sizlik %70'lere t�rmanm��t�. Ancak M�sl�man halka kar�� uygulanan t�m bu bask� ve s�m�r� politikas� bir yandan da kendi sonunu haz�rl�yordu.
Cezayir'deki t�m bu geli�meler halk�n bir dizi g�steri, boykot ve protesto ile k�zg�nl���n� dile getirmesine ve iktidar� zorlamas�na neden oldu. Tek partili sisteme kar��, �o�ulculuk ve serbestlik isteyen sesler y�kseldi. Bunun sonucunda 1989 y�l�nda �ok partili sisteme ge�ildi. Bunun ard�ndan yap�lan yerel se�imlerde �slami Kurtulu� Cephesi (FIS) b�y�k bir ba�ar� kazand�. Belediyeleri kazanan FIS, k�sa s�rede halk i�indeki deste�ini de artt�rd�.
Genel se�imler 26 Aral�k 1991 tarihinde yap�ld�. Se�im iki turluydu. 30 Aral�k 1991 g�n� sonu�lar a��kland�. FIS 232 sandalyeden 188'ini kazanarak ezici bir �st�nl�k sa�lam��t�. �ktidar partisi FLN ancak 15 parlamenter ��karabilmi�ti. Se�imlerin ikinci turu yaln�zca bir formalite olarak g�z�k�yordu. �kinci turdan da FIS'in zaferle ��kaca�� kesindi. Ancak bilindi�i gibi buna m�saade edilmedi. Genelkurmay Ba�kan� Halid Nezzar'�n �nderli�indeki ordu birbirini izleyen ilgin� olaylar sonucunda bir askeri darbe ile iktidar� ele ald�. Bu arada darbeyi s�zde me�rula�t�rmak i�in pek �ok provokasyon ve yalan haber de �retilmi�ti. Ba�bakan se�im sonu�lar� belli olmadan �nce 'se�imler s�kunet ve g�ven i�erisinde ge�ti' gibi a��klamalar yaparken, sonu�lar belli olduktan sonra 'se�imler yeteri derecede �zg�r ve hilesiz ge�medi' �eklinde bir a��klamada bulunarak kendince FIS'in se�imde hile yapt���n� ya da zor kulland���n� iddia etmi�ti.
Darbenin geli�imi de olduk�a ilgin�ti. Birbirini izleyen olaylar darbenin �nceden planlanm�� ve M�sl�manlar�n se�im zaferi ile uygulamaya konmu� bir senaryo oldu�unu g�steriyordu. Darbeden sonra ise d�nyaya verilen telkinin aksine M�sl�manlar bir 'i� sava�' ba�latmad�lar. �� sava�� ba�latanlar darbeyi yapanlard�. �slami Kurtulu� Cephesi, b�t�n taraflar� g�� kullanmaks�z�n, bar���� ve sa�l�kl� yollara ba�vurmaya davet etti. Ancak iktidar�n cevab� FIS'in binlerce �ye ve taraftar�n� tutuklay�p, hapis-hanelerde onlara en a��r i�kenceleri yapmak oldu.

Budiyaf Suikast� Provokasyonu


Cezayir'deki darbe y�netimi M�sl�manlar� daha da ezmek ve FIS'in iktidar y�netimini tamamen kapamak istiyordu. Fakat bunu g�r�n�rde me�ru bir zemine oturtmadan yapamazd�. Yap�lmas� gereken tek bir �ey vard�. M�sl�manlar� ter�rist konumuna sokmak ve sonra da onlar� tasfiye etmek.
Bunun i�in olduk�a etkili bir provokasyon d�zenlendi. Askeri darbenin ard�ndan Devlet Ba�kanl���'na getirilen Budiyaf ortadan kald�r�lacak ve bunun su�u da M�sl�manlar�n �zerine at�lacakt�. Budiyaf asl�nda eski bir FLN lideri ve k�demli bir masondu. Ancak son d�nemlerde baz� konularda FLN ve ordu aras�ndaki ortak y�netimin geneline ters d��en bir hareket yapm��, r��vet ve yolsuzluk dosyalar�n� kar��t�rmaya ba�lam��t�. Milliyet gazetesi konuyla ilgili haberinde, '...Muhammed Budiyaf'�n yolsuzlukla ilgili olarak a��k bir �ekilde 'r��vete kar�� sava� a�aca��m' demesiyle, 30 y�ldan bu yana istikrars�zl�k kayna�� olan bu dosyalar� a�mak isteyen Cezayir Devlet Ba�kan� k�sa s�re sonra u�rad��� esrarengiz bir suikastle can�ndan oldu...' diyordu.
Suikast� ger�ekle�tiren ki�i 'casuslukla m�cadele �rg�t� �yesi bir istihbarat te�meni' idi. Oysa Cezayir bas�n� suikastin sorumlusunun FIS oldu�u yolunda propaganda yaparak iktidar�n FIS'e kar�� yapt��� darbenin s�zde ne derece hakl� oldu�unu g�stermeye �al��t�.
Ger�ekten de Cumhurba�kan� Budiyaf'�n �ld�r�lmesi M�sl�manlara kar�� yap�lan bask� ve katliamlar� me�rula�t�rmak i�in gerek�e olarak kullan�ld�. Ola�an�st� yetkilerle donat�lm�� mahkemeler kuruldu, dindar olmak su� say�ld� ve M�sl�manlar ko�u�turmaya u�rad�. M�sl�manlar�n camilere toplanmas� yasakland�. Ba�lang��ta olaylara bar���� yollardan serinkanl� bir �ekilde yakla�an FIS ve taraftarlar� artan bask� ve adaletsizlikler dolay�s�yla bu tutumlar�n� terk etmeye ba�lad�lar. Bir grup kendilerine kar�� g�venlik g��lerinin d�zenledi�i silahl� sald�r�lara silahla kendilerini savunmaya ba�lad�lar. Sonu�ta Cezayir bir i� sava� ya�amaya ba�lad�.

Cezayir �� Sava��'n� Kimler Y�netiyor'


Bu i� sava�ta tek bir hedef vard�: M�sl�manlar�n g�c�n�n gerekirse fiziksel imha yoluyla ortadan kald�r�lmas�. Bunun i�in 'anti-ter�r timleri' ad� alt�nda �l�m mangalar� olu�turuldu. Bu mangalar hedef olarak se�tikleri M�sl�manlar� fail-i me�hul y�ntemiyle �ld�rd�ler. �tiraf�� bir Cezayir polisi bu 'fail-i me�hul' y�nteminin �rneklerini anlatm��, �zel timlerin hedef M�sl�manlar�n kap�s�n� �al�p kap�y� a�ana kur�un bo�altt�klar�n� haber vermi�ti. 1984-88 y�llar� aras�nda Cezayir'de ba�bakanl�k yapan Prof. Dr. Abd�lhamid �brahimi de M�sl�manlara kar�� giri�ilen sava�ta kullan�lan y�ntemleri ��yle anlatm��t�:
'Ocak 1992'deki h�k�met darbesinden beri pek �ok masum insan aralar�nda ��retmenler, m�hendisler, avukatlar, doktorlar, ��renciler olmak �zere keyfi olarak tutukland�lar, insanlar yarg�lanmadan g�zetim kamplar�na g�nderildiler veya insanl�k d��� �artlar alt�nda hapisanelere at�ld�lar. Daha da �tesi her g�n gen� Cezayirliler hi�bir sebep olmaks�z�n idam mangalar� taraf�ndan �ld�r�l�yor. Tek sebep rejim i�in potansiyel bir tehlike olarak g�r�lmeleri'
�ngiliz The Observer gazetesi yazarlar�ndan John Sweeney'nin gazetenin 16 Kas�m 1997 tarihli say�s�nda yay�nlad��� yaz�s� da eski ba�bakan Abd�lhamid �brahimi'nin s�zlerini destekler nitelikte idi. Cezayir konusuyla �zel olarak ilgilenen Sweeney, �lkedeki katliamlara bizzat �ahit olan ki�ilerle yapt��� g�r��meler sonucunda katliamlar hakk�ndaki g�r��lerini �u �ekilde dile getirmekteydi:
'...Ancak delillerin a��rl��� Cezayir Devleti'ni mahkum ediyor. Generallerin 1991 se�imlerini iptal edip halk� aldatmas�ndan bu yana yakla��k 80 bin ki�i �ld�r�ld�. H�k�met, hakim g�� yolsuzluklara batm��, nefret ediliyor ve ancak ter�r�n h�k�mranl��� sayesinde ayakta kal�yor. Uluslararas� Af �rg�t�'n�n, �nsan Haklar� �rg�t�'n�n, Uluslararas� �nsan Haklar� Federasyonu'nun, S�n�ra��r� Muhabirler Derne�i'nin delillerine olsun, veya Cezayir'in kendi devlet kontroll� medyas�n�n delillerine olsun bir bak�n...'

'Devlet Destekli Ter�r'


Cezayirli bir gizli polis ile yapt��� r�portaj ile t�m d�nyada b�y�k yank� uyand�ran John Sweeney '80.000 kez su�luyoruz' ba�l�kl� yaz�s�nda Cezayir'de ac�mas�zca katledilen masum insanlar�n �l�mlerinden ba�ta Fransa olmak �zere pek �ok bat�l� �lkeyi sorumlu tutmakta idi. ��nk� yapt��� r�portajlar ve edindi�i izlenimler Cezayir'de s�rd�r�len ter�r�n devlet destekli oldu�unu g�stermekteydi. Ve bu t�m d�nyaca biliniyor olmas�na ra�men hi� kimse buna 'dur' demiyor, hatta m�mk�n oldu�unca bu konudan bahsetmemeyi tercih ediyorlard�. Di�er bir deyi�le 'Cezayir Devleti ve Bat�'daki dostlar� karanl�kta i� yapmay� tercih ediyorlard�.'

Cinayetlerin Ger�ek Failleri


John Sweeney bu yaz�s�nda �� ayr� katliam olay�n� da �rnek olarak veriyor ve M�sl�manlara maledilen cinayetlerin ger�ek failinin kim oldu�u sorusunun cevab�n� g�zler �n�ne seriyordu. Bu olaylardan birincisi Temmuz 1994'te ger�ekle�mi�ti. G-7 liderlerinin Napoli'de topland�klar� g�n, yedi �talyan denizcisi Cezayir'in Cicel yak�nlar�ndaki Cencen liman�nda 'a��r� �slamc�lar' taraf�ndan bo�azlar� kesilerek �ld�r�ld�ler. Bat� bas�n� taraf�ndan sald�r�y� ger�ekle�tiren 'radikal �slamc�lar' hemen �iddetle k�nand�lar, hatta ABD eski Ba�kan� Clinton da �slamc�lar� k�nayan bir bildiri yay�nlad�. Ancak Sweeney'nin yaz�s�nda kaynak olarak kulland��� Cezayir Gizli Polisi �yelerinden Joseph ise bu sald�r� hakk�nda Bat�l� kaynaklar gibi d���nm�yordu. Joseph olaydaki katillerin gizli polisteki mesai arkada�lar� oldu�unu s�yl�yordu. ��in ilgin� yan� Cencen liman� bu sald�r�n�n ger�ekle�tirildi�i esnada askeri b�lge s�n�rlar� i�erisindeydi ve olduk�a s�k� korunan bir donanma liman�yd�. John Sweeney de olaydaki s�rad��� geli�melere �u s�zleri ile dikkat �ekmekteydi: 'Donanman�n k��las� �talyan askerlerin �ld�r�ld��� geminin birka� metre yan�ndayd�. E�er katiller �slamc� a��r�lar ise, askeri giri� kap�s�ndan ge�meleri, usulca k��lay� a�malar�, �talyan m�rettabat�n bo�azlar�n� kesmeleri, sonra ortadan kayboldu�u anla��lan 600 tonluk y�k� bo�altmalar� ve sonra da yine kimseye g�r�nmeden parmak u�lar� �zerinde u-sulca geri d�nmeleri gerekiyordu.'
S�z konusu yaz�da �rnek verilen ba�ka bir olay da son derece esrarengiz bir �ekilde ger�ekle�mi�tir. John Sweeney bu olay� ��yle anlat�yor:
'1997 y�l�nda Cezayir'in g�neyinde dev boyutlarda �� katliam yap�ld�. Her ��� de k��lalarla �evrili yo�un koruma alt�ndaki bir b�lgede ger�ekle�tirildi. 200 ki�inin g�rtla��n� kesmek uzun zaman al�r. Cezayir mahkemelerine bu b�y�k katliamlar�n herhangi biri i�in kimse ��kar�lmad�. Katiller rejimin itiraf�na g�re rahats�z edilmediler.'
John Sweeney'nin anlatt��� olaylardan bir benzeri Frans�z yay�n organ� Jeune Afrique dergisinde de yay�nland�. Dergi Cezayir'in Seydi Musa b�lgesinde ger�ekle�tirilen ve 300 ki�inin katledilmesiyle sonu�lanan vah�etle ilgili olarak g�rg� tan�klar�n�n s�ylediklerine yer vermekteydi. Bu olay Cezayir ger�e�ini g�rebilmek a��s�ndan son derece �nemlidir.:
'Seydi Musa'da ordu karargah�n�n hemen yak�n�nda ger�ekle�tirilen ve be� saat s�ren katliama hi�bir askeri m�dahalenin yap�lmamas� en dikkat �ekici husus olarak g�sterilmekte. Katliamdan kurtulan ki�ilerin 'yard�m i�in ba��rd�k, g�venlik g��leri yak�n�m�zdayd�, ancak sabah saatleri ile birlikte ilk gelenler itfaiye ekipleri oldu' �eklindeki a��klamalar�, evlerden ��kan alev ve duman�n, sald�rganlar�n otomatik silahlar�ndan yay�lan sesin g�venlik g��lerinin dikkatini �ekmemesi Cezayir'deki katliamlar�n arkas�ndaki g��lerin kimler oldu�u hakk�nda yeterli bilgi veriyor.'
Cezayir'de olup bitenler hakk�ndaki d���ncelerinde Abd�lhamid �brahimi ve John Sweeney yaln�z de�iller asl�nda. Cezayir'deki geli�meleri yak�nda takip eden pek �ok uzman ya�anan katliamlar�n ve ter�r olaylar�n�n ard�nda cunta destekli Cezayir h�k�metinin oldu�u konusunda hemfikirler. Bu ki�ilerden birisi de RAND Corporation ad�na �al��an eski CIA ajanlar�ndan Graham Fuller. Fuller hem Cezayir'deki ter�rist faaliyetlerin, hem de Paris'te patlayan bombalar�n sorumlusunun cunta ad�na �al��an askeri birimler oldu�unu belirtmektedir. (Harun Yahya, �slam�n K��� ve Beklenen Bahar�)
�te yandan katliamlardan sorumlu tutulan cuntada yeralan generallerin pek �o�unun ge�mi�te Fransa ordusunda g�rev yapm�� olmalar� da bizlere �ok �nemli ipu�lar� vermektedir. Bu ki�iler Cezayir'in ba��ms�zl�k sava�� esnas�nda Frans�z ordusunda g�revliydiler, yani Fransa i�birlik�ileriydiler. �rne�in Genelkurmay Ba�kan� Muhammed Amari, Fransa ordusunda subayd�. Cezayir'in ba��ms�zl���n� kazanmas�ndan �ok k�sa bir s�re �nce Cezayir ordusuna kat�ld�. �stihbarat Daire Ba�kanl���'n� y�r�ten General Tevfik ve askeri darbenin lideri ve eski Savunma Bakan� General Halid Nezzar da Fransa ordusunun subaylar� aras�nda yer almaktayd�lar. T�m bu ya�ananlar�n yan� s�ra eski Ba�bakan Abd�lhamid �brahimi'nin 'T�m ter�r olaylar� hemen M�sl�manlar�n �zerine at�l�yor. Oysa M�sl�manlar katliamlarla hedefe ula�amayaca��n� biliyorlar' s�zleri ile birlikte dikkat �ekti�i bir ba�ka husus daha var. �brahimi bu s�zlerinin ard�ndan Cezayir'deki devlet ter�r�n�n as�l olarak Fransa'dan y�netildi�ini ve 1962'de Cezayir ba��ms�zl���na kar�� kurulan kontrgerilla �rg�t� OAS'�n eski elemanlar� taraf�ndan �rg�tlendi�ini vurgulam��t�. Bu ise olaylarda �srail parma�� oldu�una dair ��pheler meydana getiriyordu. ��nk� OAS'�n e�itilmesinde ve silahland�r�lmas�nda �srail'in b�y�k rol� vard�...


Sonu�...


Cezayir'in de yer alt� zenginlikleri, jeo-stratejik konumu ve sahip oldu�u M�sl�man n�fus g�z �n�nde bulunduruldu�unda �srail'in Cezayir �zerinde izledi�i politika daha anla��l�r hale gelmektedir. Bat� ise elbette Cezayir'in sahip oldu�u zenginlikleri ve imkanlar� denetim alt�nda tutmay� hedeflemektedir. Milyarlarca dolarl�k dev petrol ve do�al gaz yataklar�n�n �zerinde yer alan Cezayir, Madrid ve Roma'n�n do�al gaz�n� sa�lamaktad�r ve British Petroleum (BP) ile 3 milyar dolarl�k bir petrol anla�mas� vard�r. ��te t�m ger�eklerin biliniyor olmas�na ra�men Bat�'n�n bu zulme ses ��karmamas�n�n nedenlerinden birisi de budur.
Cezayir'de F�S'in M�sl�manlar�n bar���� ve demokratik yollardan iktidara gelme giri�imleri bir askeri darbe ile da��t�lm��, M�sl�manlar bask� ve �iddete maruz kalm��lard�r. Yukar�da a��kland��� gibi bu �iddeti uygulayanlar Fransa'n�n, arka planda ise �srail'in Cezayir i�indeki uzant�lar�d�r. Kendisini M�sl�man bir denizin i�inde hapsedilmi� bir ada olarak g�ren �srail sahip oldu�u �iddet yanl�s� ideolojinin gere�i olarak yak�n ve uzak �evresindeki �lkelerde M�sl�manlar�n g��lenip iktidarda olaca�� bir sisteme engel olma �abas�ndad�r. Bu do�rultuda bask�c� ve �iddet yanl�s� iktidarlara yard�mc� olmakta, M�sl�manlara kar�� sistemli ve planl� bir y�ld�rma ve sindirme politikas� izlemektedir.
Elbette M�sl�man T�rk aleminin temennisi ba�ta Cezayir olmak �zere �slam d�nyas�n�n d�rt bir yan�nda M�sl�manlara kar�� y�r�t�len bask� ve zul�mlerin sona ermesidir. Bu da ancak �slam ahlak�n�n gere�i olan ho�g�r� ve uzla�ma ortam�n�n hakim k�l�nmas�yla m�mk�n olacakt�r. M�sl�manlar�n, kendilerine d��manca yakla�anlara kar�� dahi dostluk �a�r�s�nda bulunmalar�, �iddetin her t�rl�s�n� k�namalar�, as�l olarak k�lt�rel ve ilmi sahada �aba harcamalar� ve bu konuda sebat g�stermeleri, Cezayir �rne�inde g�rd���m�z provokasyonlar� etkisiz hale getirecek ve d�nyada �slam ahlak�n�n yay�lmas�na vesile olacakt�r.











�zg�rl�k, hemen hemen her toplum ve ideolojiden ki�inin hemfikir oldu�u ve savundu�u bir kavramd�r. �nsanl�k tarihindeki �at��malar�n, sava�lar�n �o�undaki ama�, �zg�rl��� kazanmak olmu�tur.
Bat� d���ncesinin �zg�rl��e verdi�i anlam� ��yle �zetleyebiliriz: �zg�rl�k, insana, di�er insanlar (toplum) ya da devlet -veya ba�ka herhangi bir kurum- taraf�ndan hi�bir k�s�tlama ve bask� yap�lmamas�d�r.Bug�n Bat� toplumlar�n�n i�inde bulunduklar� toplumsal yap�, modern Bat� felsefesi taraf�ndan tarifi yap�lan "�zg�rl�k" kavram�n�n, insan�n kurtulu�unu sa�lamad���n� g�stermektedir.



Okullarda, bilimsel kaynaklarda ve bir k�s�m medyada, teori ispatlanm�� bir ger�ek gibi sunulmakta, pek �ok insan da bu nedenle evrimi hi� sorgulamadan kabul etmektedir. Oysa her ge�en g�n geli�en, paleoantropoloji, antropoloji ve mikrobiyoloji gibi bilim dallar�, s�z�n� etti�imiz yayg�n inan���n aksine, evrim teorisini s�rekli yalanlamaktad�rlar. Evrimi ispatlamak i�in 150 y�ld�r aral�ks�z s�rd�r�len �al��malar, teoriyi ��r�tmekten ba�ka bir sonuca varamam��lard�r.
Bu ger�e�e ra�men, evrim teorisinin bu denli yayg�n bir bi�imde savunulmas� ve insanlara empoze edilmesinin tek nedeni ise, teorinin ideolojik y�n�d�r.